23 Eylül 2021 Perşembe

Yitiksiz 23'lükler II

 

Geri geri gider adımlarım                                                           

23lük yollarda seni ararım

Pencere kenarında sabah kuşlarım

Herkes uyurken onlara seni fısıldarım

Senin de gök yüzünde kanatlanır 

Bazı günler seni andırır

Hani öyle yeşil öyle beyaz öyle yaz 

Denize yalın ayak koşarım sıcak kumsalda 

Ufukta sular göğe karışır 

Bazen vuslatlar da vardır uzaklarda 

Gemilere uzun seferler yaptırır 

Bir balıkçıl suya dalar martılar senin adını anar 

Gelişini beklediğim limanlar 

Şimdi bomboşlar 


Geri geri gider adımlarım

23lük şişelere çarparım tutar onları serin sulara salarım 

100 yıl geçecekse de aradan senin kıyılarına vursun diye beklerim 

Okyanusta kaybolan bir denizci olur 

Yeşil limanlar ararım 

Kokunla açan çiçekler ve deniz kabukları 

Durgun sularda balıklarım 

Sana yetişemez yüzgeçleri 


Geri geri gider adımlarım 

Takvimler 23lerde takılır 

Her bahar sana ayrılır 

Seni yazdığım defter sayfaları sararır

Ağaçlar hüznüme yaprak döker 

Üşürler benimle birlikte 

Sessiz bir günün ardı olur 

Gök utancından kızarır 

Bu kadar hasreti kalbine nasıl sığdırır

Yıldızlar bulutlara saklanır

Saçların gelir aklıma o vakit 

Yitiksiz geceler savrulur üzerime 

Işıklar söner herkes uyur 

Biz olurduk sessizce 

Sarhoş adımlar ve sarılışlar 

Adsız şarkılar ve inceden yağmur 

Koşarak gittiğimiz marketler 

Sahi neden hep koşardık 

Bir gün yorulacağımızı düşünmeden 

Birlikte değil yan yanaydık 

Murphy kanunlarını deler 

toplumdan Aforoz edilirdik 

Yine de aldırmazdık hayaletler yolumuzu kesse de onlara sarılmazdık 

Boyuna koşan biz değil çocukluğumuzdu 

Otobüsler gelir otobüsler giderdi 

Duraklar yalnız kalmasın diye beklerdik


Geri geri gider adımlarım 

23 yerinden dikişlidir kalbim 

Usta bir terzinin eseridir

Acılarıma kimsesiz kedilerden şehirler kurarım

Zaman zaman kedi olur orada yaşarım 

Dolaşırken geceleri şehirde 

Kediler dolaşır ayaklarıma 

Kucağıma gelir bir tanesi doğrudan gözlerime bakar 

O zaman dizginlenir kaygılarım

Omzuma çıkar sarılır bana 

Korkma ben Varım der sessizce 


Geri geri gider adımlarım 

Yamuk gülüşlerine rastlarım

Freud gözlüklerini çıkartır 

psikanaliz diye bir şey yoktur

Nazi kamplarında bir esir 

Başı dimdik karnı aç 

Gel de zincirlerimi aç 

Yıkıntıların arasında  Fransız olurum 

Çivisi çıkmış bir çerçeve ve yırtık hayaller 

Ayaklarıma batar mutlu günler 

Etraf toz etraf duman 

Gözlerim kapalı yok mu sesimi duyan


Geri geri gider adımlarım 

Galata'yı yalancı çıkartırım 

Belki biraz Ümit Yaşar Oğuzcan'ım 

En üst kattan atlarım 

Düşmem ben de kanatlanırım 

Bir gece yarısı yokluğunla dolar kadehlerim

İstanbul sokakları hep sen kokar 

Başakşehir'de  kedi olasım gelir 

Oysa şimdi  senin mahzeninde unutulmuş bir şaraptır ruhum

sen de unut tüm bunları sevgilim 

Bizi bırak bu bahar kendi şarkını çal

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Fiksasyon*

  Yorgun kelimeler biriktiriyorum gözyaşlarım içinde Bir yağmur damlasının bulutundan ayrılışını düşünüyorum Git gide hafifleyişi ve azalara...