12 Mart 2022 Cumartesi

Sessizliğe gazel



Sessizliğe gazel 

Adımlarımın silindiği bir şehirsin şimdi
Işıklarını kapatmış gibi akşam gibi soğuk gibi ıssız 

Bütün canlıları kış uykusuna yatmış bir orman
Gibi ürkek gibi suskun gibi sessiz 

Yıllanmış bir hüznün anısı var sol yanında 
Gibi ağır gibi soluk gibi gri

Bozuk bir saatin zamansız tıkırtısı 
Gibi kalbin gibi adımların gibi sen 

Savaştan yenik çıkmış bir ülkenin cadderi
Gibi için gibi dağınık gibi yorgun 

Durgun bir denizin ortasında tek başına
Gibi sakin gibi telaşsız gibi muğlak 

Gözlerinde ölgün balıklar direnmek için yaşar 
Gibi kaçamak gibi donuk gibi esir 

Bir ellerin kalmış geceye bulaşmayan gölgelere karışmayan 
Gibi masum gibi gerçek gibi sen 

Geçmiş zamanın içinde şimdiyi kaybedip durmuşsun paralel bir evrende kendine giyotinler kurmuşsun 
Gibi acımasız gibi yersiz gibi emin 

Adımı bir söyleyip bir unutmuşsun 
Gibi balık gibi Sergüzeşt gibi sağır 

Kalbime bir uğrayıp bir durmuşsun 
Gibi dengesiz gibi kararsız 


Herkese hırçın denizim bir sana durulmuş 
Bakışların sularımda boğulmuş 
Gibi pişman gibi kaçan gibi nedensiz 

2 renksiz balık bir kırık fanus
Ellerinde parçalandı dün bugün ve yarın 
Gibi kayıp gibi hüzün gibi hıçkırık 

Yemekler yapan o mutlu adam 
Bakmayın ona kalbi donuk sanki buzdan
Gibi düştüm gibi üşüdüm gibi titredim

Gülüşlerine sığdırdığı küskün çocuklar 
Gibi buruk gibi inatçı gibi saf 

Terk edişleri hep kendinidir
Ne beni ne bizi ne de sevdiğini 
Gibi çaresiz gibi kimsesiz gibi yalnız 

Hadi git yeni limanlar bombala  bu aşktan



 





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Fiksasyon*

  Yorgun kelimeler biriktiriyorum gözyaşlarım içinde Bir yağmur damlasının bulutundan ayrılışını düşünüyorum Git gide hafifleyişi ve azalara...