7 Ocak 2020 Salı

Sessiz şehir


                      Edward Munch , The Scream                                    Işınla beni spak butonu


   Dolaşıyorum bu ıssız şehrin sessiz kalabalığında 
   Dolaşıyorum yalın ayak ve yalpalayarak 
   Can kırıkları batıyor ayaklarıma 
   Yürüyorum her bir adımda daha da acıyarak 
   Pul pul oluyor bedenim 
   Dökülüyor usul usul 
   Yürüyorum her bir adımda daha da azalarak 
   Eksiliyorum ilerledikçe 
   Yine de dolaşıyorum bu ıssız şehrin sessiz kalabalığında 
   Bir ev çıkıyor karşıma 
   Bu renksiz şehirden biraz hallice
   Bir zamanlar renkliymiş duvarları 
   Pembeymiş panjurları 
   Rengarenk kavanozlar dizermiş minik kadın cam önlerine 
   Kavanozlarda reçeller olurmuş 
   Saksılarda çiçekler 
   Kasımpatları ve menekşeler
   Elimi uzatmak istiyorum 
   Eski bir anı yakalamak ister gibi 
   Uzatıyorum elimi her bir hareketimde daha da azalarak 
   Kum taneleri gibi 
   Dökülüyor ellerim
   Dolaşıyorum bu ıssız şehrin sessiz kalabalığında 
   Anlıyorum artık bu evde yaşamıyorsun 
   Perdelerin kapalı gelip açmıyorsun 
   Bir istasyona varıyorum 
   Rayları aşınmış trensiz bir istasyon bu 
   Saate bakıyorum 
   Gittiğin anda Durmuş gibi 
   Treni bekliyorum 
   Geçen her bir dakikada daha da azalarak 
   Bağırmak istiyorum 
   En sessiz kelimelerimle 
   Sana seslenmek istiyorum 
   Yok oluyorum 
   Bu ıssız şehrin sessiz kalabalığına karışıyor toz tanelerim


1 yorum:

  1. Issız şehirler ıssız insanlar
    Yalınayak yürünen yollarda
    Geçmişin kırıklıkları batıyor
    Sessizlikte acı feryadı
    Batık kentin sularında
    Hayallere dalmışların
    En çok suya hasret
    En çok su diyorlar
    Ardından susuyorlar

    YanıtlaSil

Fiksasyon*

  Yorgun kelimeler biriktiriyorum gözyaşlarım içinde Bir yağmur damlasının bulutundan ayrılışını düşünüyorum Git gide hafifleyişi ve azalara...